-2019 fitre bedeli belli oldu- Ana teması "Ramazan ve İnfak" olan 2019 yılı
ramazan ayı bilgilendirme toplantısında konuşan Diyanet İşleri Başkanı,
"Bir fitre bedeli 23 Türk Lirasıdır" dedi.
Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından 2019 yılı fitre
bedeli ne kadar sorusunun cevabı belli oldu. Diyanet İşleri Başkanı tarafından
açıklanan fitre bedeli 23 Türk Lirası olarak belirlendi.
Fitre bedeline ilişkin bilgi veren Diyanet İşleri
Başkanı, "Vatandaşlarımız ramazan ayı boyunca zekat, fitre, fidye, sadaka,
gıda paketi, bayramlık kıyafet gibi bağışlarını 'www.tdv.org ve bagis.tdv.org'
adreslerinden online yapabileceği gibi il ve ilçe müftülükleri, TDV şubeleri,
tüm PTT şubeleri ve anlaşmalı bankalar aracılığıyla da yapabileceklerdir.
Ayrıca, bağışçılarımız tüm GSM operatörlerine bağlı faturalı ve faturasız
hatlardan 5601'e SMS göndererek fitre bağışında bulunabilecektir. Bir SMS
ücreti, bir fitre bedeli olan 23 Türk Lirası'dır." diye konuştu.
FITIR SADAKASI NEDİR
VE NE ZAMAN VERİLİR?
Halk arasında fitre
diye bilinen fıtır sadakası (sadaka-i fıtır); insan olarak yaratılmanın ve
Ramazan orucunu tutup bayrama ulaşmanın bir şükrü olarak; dinen zengin olup
Ramazan ayının sonuna yetişen müslümanın, belirli kimselere vermesi vacip olan
bir sadakadır (Nevevî, el-Mecmû’, VI, 103-105). Vacip oluşu, sünnetle sabittir
(Buhârî, Zekât, 70-78; Müslim, Zekât, 12-16; Ebû Dâvûd, Zekât, 18; İbn Mâce,
Zekât, 21).
Kişi, kendisinin ve
küçük çocuklarının fitrelerini vermekle yükümlüdür. Hz. Peygamber, köle-hür,
büyük-küçük, kadın-erkek her müslümana fitrenin gerektiğini ifade etmiştir (Ebû
Dâvûd, Zekât, 20).
Fıtır sadakasının
vacip olma zamanı Ramazan bayramının birinci günü olmakla birlikte, bayramdan
önce de verilebilir. Hatta bu daha faziletlidir. Bununla birlikte, bayram günü
veya daha sonra da verilebilir. Ancak, bayram namazından önce verilmesi
müstehap kabul edilmiştir.
Şâfiî mezhebinde ise;
fitreyi, meşru bir mazeret bulunmadıkça bayramın birinci gününün gün batımından
sonraya bırakmak haramdır. Fitreyi Ramazan’ın ilk günlerinde vermek de caizdir
(Nevevî, el-Mecmû’, VI, 128).
Fitrenin hedefi, bir
fakirin içinde yaşadığı toplumun hayat standardına göre bir günlük yiyeceğinin
karşılanması, böylece bayram sevincine iştirak etmesine katkıda bulunmaktır.
Günümüzde fıtır
sadakası miktarının belirlenmesinde, kişinin bir günlük (iki öğün) normal gıda
ihtiyacını karşılayacak miktarın ölçü alınması daha uygundur. Kişi dinen zengin
sayılanlara, usûlüne (anne, baba, dedeler ve nineler), fürûuna (çocuk ve
torunlar) ve eşine fıtır sadakası veremez. Fitreler bir fakire verilebileceği
gibi, birkaç fakire de dağıtılabilir. (Merğînânî, el-Hidâye, II, 224). Ancak
bir kişiye verilen miktar bir fitreden az olmamalıdır.
KİMLER FITIR SADAKASI
VERMEKLE YÜKÜMLÜDÜR?
Ramazan bayramına
kavuşan, temel ihtiyaçlarının ve bir yıllık borçlarının dışında nisap miktarı
(80.18 gr. altın veya bu değerde) mala sahip olan müslümanlar kendileri ve
velayetleri altındaki kişiler için fıtır sadakası vermekle yükümlüdürler
(Kâsânî, Bedâî’, II, 70, 72).
Ancak fıtır sadakası
ile yükümlü olmak için bulunması gereken nisap miktarı malın, “artıcı”
özellikte olması ve üzerinden “bir kameri yıl” geçmiş olması gerekmez.
Kişi kendisinin ve
ergenlik çağına ulaşmamış çocuklarının fitresini vermekle yükümlüdür (Kâsânî,
Bedâî’, II, 70). Buna karşılık kişininana-babası, büyük çocukları, karısı,
kardeşleri ve diğer yakınları için fitre ödeme zorunluluğu yoktur. (Kâsânî,
Bedâî’, II, 70, 72). Fakat vekâletleri olmadığı hâlde bu kişiler için ödeme
yapsa geçerli olur.
Şâfiî mezhebine göre
ise fıtır sadakası vermek “farz”dır ve bununla yükümlü olmak için nisap miktarı
mala sahip olmak şart değildir (Şirbînî, Muğni’l-muhtâc, I, 594). Buna göre
temel ihtiyaçlarının yanı sıra bayram günü ve gecesine yetecek kadar azığa
sahip zengin-fakir her müslüman fitre ile yükümlüdür (Şirbînî, Muğni’l-muhtâc,
I, 594). Ayrıca varlıklı kimsenin müslüman olan eşi, çocukları, ana-babası ve
diğer yakınları için de sadaka-i fıtır vermesi gerekir. (Şirbînî,
Muğni’l-muhtâc, I, 595; İbn Rüşd, Bidâye, I, 279-280).
Fıtır sadakası kimlere
verilebilir, kimlere verilemez?
Fıtır sadakası,
kişinin bakmakla yükümlü olmadığı yoksul müslümanlara verilir. Fıtır sadakası
ve oruç fidyesini vermek durumunda olan kimsenin bunlardan doğrudan ya da
dolaylı olarak yararlanmaması esastır. Zekât için de aynı kural geçerlidir. Bu
sebeple bir kimse zekâtını, fıtır sadakasını ve fidyesini kendi usûl ve fürûuna
veremez. (Usûl, bir kimsenin anası, babası, dede ve nineleri; fürûu ise;
çocukları, torunları ve onların çocuklarıdır.) Ayrıca eşler de birbirlerine
zekât, fitre ve fidye veremez.
Hanefilere göre
aşağıda sayılanlara fitre verilmez:
a) Ana, baba, büyük
ana ve büyük babalara,
b) Oğul, oğlun
çocukları, kız, kızın çocukları ve bunlardan doğan çocuklara,
c) Eşine,
d) Zengine yani aslî
ihtiyaçları dışında nisap miktarı mala sahip olan kişiye,
e) Babası zengin olan
ergen olmamış çocuğa (Merğinânî, el-Hidâye, II, 223-228).
Şâfiîlere ve Ebu
Yusuf’a göre fitre, Müslüman olmayana da verilemez (Mâverdî, el-Hâvî, III, 387;
X, 519; Merğinânî, el-Hidâye, II, 223).
Bunların dışındaki
kardeş, teyze, dayı, amca, hala ve onların çocukları, gelin, damat, kayınpeder
ve kayınvalide gibi akrabalar zengin değillerse kendilerine zekât, fitre ve
fidye verilebilir (Zeylaî, Tebyîn, I, 301).